20 Aralık 2012 Perşembe

Frigya Basligi


Gladiador Frigio -
Jose Maria Labastida - 1824
Bugün Meksika’da (Museo Nacional de Arte) Ulusal Sanat Müzesi’nde gezerken Jose Maria Labastida’nın Gladiador Frigio adlı heykelini gördüm. Heykel elinde kılıç tutan (maalesef kılıç artık yok, kırılmış) çıplak, erkek bir savaşçıya ait. Beni bu yazıyı yazmaya iten ise savaşçımızın kafasındaki Frigya Başlığı oldu. Burada, Meksika’da, Anadolu’dan binlerce kilometre uzakta, Meksikalı bir heykeltıraşın heykelinde, vakti zamanında Ankara, Eskişehir ve Afyon civarında yaşamış olan Frigyalılar’ın “özgürlük” anlamına gelen, burnu öne eğik şapkasını görünce, dünyanın ne küçük, kültürlerin birbirleriyle etkileşiminin ne kuvvetli olduğunu düşündüm.



Frigya Başlığı
Frigyalılar Milattan Önce 1200 ve 700 yılları arasında bugünkü Sakarya Irmağı’nı merkez alacak biçimde Orta-Batı Anadolu’da yaşadı. Büyük İskender’in bugünkü Ankara yakınlarındaki başkentleri Gordion’a geldiğinde, çözmek yerine kılıcıyla kestiği meşhur Gordion düğümü hikayesi de Frigyalılar’a aittir. Frigya Şapkası’nın tam hikâyesi bilinmemekle beraber, ortaya çıkışıyla ilgili masalsı bir yorum bulmak mümkün, hepimizin çocukluğumuzdan bildiği hikaye bu ya: Kral Midas meşhur eşek kulaklarını saklamak için bu şapkayı ilk defa takar ve sonrasında halk da kral takıyor diye şapkayı takmaya başlar ve bugün Frigya Başlığı dediğimiz, konik şekilli, kırmızı, burnu öne eğik şapka doğar.
“Doğulu” sembolü olarak Frigya Başlığı

Paris -  Antonio Canova - 1819
Frigya şapkasını ilk olarak Anadolu tanrısı Attis ve İran kökenli Roma tanrısı Mithra’da görürüz. Şapkayı Anadolu’ya gelen Helenler Yunanlı olmayan Anadolu halkını betimlemek için kullanır, mesela Anadolulu, Doğulu, Truvalı Paris Frigya başlığıyla resmedilir. Şapka Doğu’ya ait olanı temsil etmektedir. İtalya Ravenna’da bulunan Aziz Apollinare Kilisesi’nde, bir çok Ortodoks kilisesinde görebileceğiniz, “üç doğulu kahinin Kral Herod’a İsa’nın doğduğu kehanetini bildirmeleri” konulu mozaikte “üç doğulu kahini” doğululuklarını simgeleyen Frigya başlığı ile görürüz, işin ilginç tarafı ise aynı konulu mozaiğin İstanbul’daki Kariye Kilisesi’nde yani Doğu’da, Frigya başlığı olmadan resmedilmesidir. Belli ki İtalya’da Frigya başlığı takılan “Doğuluların”, İstanbul’da, yani Doğu’da, artık şapkalarına ihtiyaç kalmamış.  
İtalya, Ravenna, Aziz Apollinare Bazilikası duvar mozaiği: üç doğulu kahin 
 
Türkiye, İstanbul, Kariye Kilisesi duvar mozaiği: üç doğulu kahin

Devrim ve özgürlük simgesi olarak Frigya Başlığı
Roma Cumhuriyeti’nde Frigya Başlığı özgürlüklerini kazanan köleler tarafından takılır, bu olay başlığın zamanla bir “özgürlük” simgesine dönüşmesini sağlayacaktır.
Frigya başlığı Fransız Devrimi’nde halk tarafından “isyanı ve özgürlüğü” sembolize ettiği için giyilmiş ve hatta Fransa’nın milli sembolü Marianne dahi başında Frigya Şapkasıyla resmedilmiştir. 1850 yılında devrimi çağrıştırdığı için Frigya Başlığı takmak ve Marseillese Marşı’nı söylemek Fransa’da on yıl kadar yasaklanmış ve sonrasında ise devrimin sembollerinden biri olarak Fransız tarihindeki yerini almıştır.

Fransız Devrimi’nin Simgesi Marianne
Aynı şekilde on sekizinci yüzyıl sonunda, Fransız Devrimi gibi Amerika Birleşik Devletleri’nin de İngiltere’den bağımsızlık mücadelesinin simgesi olmuştur. Bugün Amerika Birleşik Devletleri Senato Forsu, New York ve New Jersey eyaletlerinin bayraklarında yine Frigya Başlığı’nı görürüz.

Amerika Birleşik Devletleri Senato Forsu

Şapkanın sembolik kullanımı sadece bunlarla da sınırlı kalmaz; bugün Bolivya, El Salvador, Arjantin, Küba ve Paraguay gibi bir çok Latin Amerika ülkesinin de aynı zamanda armalarında özgürlüğü temsilen yerini alır. 
 
                 Küba Arması

Afyon, Eskişehir ve Ankaralılar kendilerinden önce aynı topraklarda yaşayan atalarının şapkasının bugün Güney ve Kuzey Amerika kıtalarından Avrupa’ya uzanan geniş bir coğrafyada mücadele ile elde edilmiş özgürlüğün simgesi olduğunu bilirler mi acaba?



Modern zamanlarda Frigya Basligi
Click here for English





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder